KÜRATÖR:
Selen Ansen
KÜRATÖR:
Deniz Artun
KÜRATÖR:
Hülya Bilgi
KÜRATÖRLER:
Şeyda Çetin, Ebru Esra Satıcı
KÜRATÖRLER:
Catherine Milner, Károly Aliotti
Kuruluşunun 40. yılı dolayısıyla Sadberk Hanım Müzesi’nin koleksiyonundan bir seçki, 16 Aralık 2020 itibariyle Meşher’de.
Meşher’in üçüncü sergisi olan Maziyi Korumak: Sadberk Hanım Müzesi’nden Bir Seçki, 19.000’i aşkın eserin bulunduğu müzenin Arkeoloji ve Türk-İslam Sanatı koleksiyonlarından seçilen 210 adet nadide eserle ziyaretçileri Anadolu’nun uygarlıklar tarihinde bir yolculuğa çıkaracak.
Vehbi Koç Vakfı (VKV) kurumlarından biri olan Sadberk Hanım Müzesi’nin yarım asıra yakın zaman içerisinde oluşan kültürel birikiminin geniş kitlelerle buluşturulması hedeflenerek koleksiyondan seçilen eserler geçici bir süre için İstiklal Caddesi’nde yer alan Meşher’de sergileniyor. Her bir eser ait olduğu döneme ışık tutarak, MÖ 6. binyıldan 20. yüzyıla uzanan geniş bir zaman diliminin öyküsünü geleceğe taşıyor.
Serginin küratörlüğünü üstlenen Sadberk Hanım Müzesi Müdürü Hülya Bilgi Maziyi Korumak hakkında şunları söylüyor: “….1980’de ziyarete açılan Sadberk Hanım Müzesi, 40. kuruluş yıldönümü olan 2020 yılında Türkiye’nin ilk özel müzesi olma sıfatını haklı bir gururla ve sorumluluk bilinciyle taşıyor. Müze, kuruluşunu izleyen yıllarda Türkiye çapında önemli roller üstlenmeye hazır, genç bir oluşumdu. Bugün ise artık zengin koleksiyonlarıyla saygı gören ve uluslararası platformda bilinen, köklü bir kültür ve eğitim kurumu. Kırkıncı kuruluş yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde İstanbul’un kalbi sayılabilecek bir mekânda, Meşher’de düzenlenen ve ziyaretçileri binlerce yıllık bir zaman yolculuğuna çıkaran sergi, Anadolu uygarlıklarını çarpıcı örneklerle göstermenin yanı sıra Osmanlı sanatını en seçkin örneklerle gözler önüne sererek müze koleksiyonunun çeşitliliğini ve zenginliğini ortaya koyuyor”.
Tutkulu bir koleksiyoner: Sadberk Koç
Sadberk Koç, elişlerine ve el sanatına duyduğu tutku ile bir araya getirdiği koleksiyonunun kendi adını taşıyacak bir müzede sergilenmesini arzular. Vefatının ardından bir müze kurmak isteğini yerine getirmek üzere başta eşi Vehbi Koç ve çocukları bu konuda yoğun gayret göstermişlerdir. Özellikle Sevgi Gönül, Koç ailesi adına annesinin müze hayalini gerçekleştirme görevini üstlenmiş ve müzenin kuruluş çalışmalarının ardından icra komitesi başkanlığını 2003 yılındaki vefatına kadar sürdürmüştür. Sadberk Hanım’ın büyük bir özveri ile toplayıp sakladığı el sanatları, 1980’de kurulan bu müzenin çekirdeğini oluşturur. Onun eski sanat eserlerine duyduğu merak zaman içinde bir koleksiyoncu titizliği ve seçiciliğine dönüşür, sonrasında ailesine de sirayet eder.
Sarıyer’de bir kültür deryası
Koç Ailesinin 1950’de yazlık olarak aldığı, Sarıyer’in Büyükdere semtindeki Azaryan Yalısı ailenin kararıyla 1978–1980 yılları arasında Sedat Hakkı Eldem’in hazırladığı restorasyon projesi kapsamında Sadberk Koç’un anısına, onun kişisel koleksiyonunu sergilemek üzere bir müzeye dönüştürülür ve 14 Ekim 1980 tarihinde Sadberk Hanım Müzesi adıyla ziyarete açılır. Sadberk Hanım Müzesi, aynı zamanda Türkiye’nin ilk özel müzesi olma özelliğini taşır. Özellikle İznik çini ve seramikleri, Osmanlı dönemi kadın kıyafetleri ve işleme koleksiyonu niteliği bakımından dünya koleksiyonları içerisinde hatırı sayılır bir yere sahiptir. Sadberk Hanım Müzesi, arkeoloji ve erken İslam dönemi eserleri yanında hat sanatından ipekli dokumalara kadar Osmanlı sanatının en seçkin örneklerini toplayarak kültürel bir mirası gelecek kuşaklara aktarıyor.
Sergi yayını
Sadberk Hanım Müzesi Müdürü ve sanat tarihçisi Hülya Bilgi ile arkeolog G. Senem Özden Gerçeker’in metinlerini kaleme aldığı sergi kitabı Türkçe ve İngilizce olarak iki ayrı edisyon halinde yayımlandı.
Etkinlikler
Sergi ile eşzamanlı olarak, Meşher ve Sadberk Hanım Müzesi’nin ortaklaşa gerçekleştireceği çevrimiçi bir etkinlik programı planlanıyor. Pandemi sebebiyle alınan sağlık tedbirleri gereği, seminer, atölye ve çocuk etkinlikleri Meşher’in dijital platformlarında gerçekleştirilecek. Etkinlik takvimi Meşher’in internet sitesi, ebülteni ve sosyal medya kanallarından takip edilebilir.
Meşher
Bir Vehbi Koç Vakfı kuruluşu olan Meşher, tarihi araştırmalardan güncel sanata uzanan kapsamlı sergilerinin yanı sıra atölye ve konferans gibi etkinlik serilerine yer veren bir sergi mekânı. Osmanlı Türkçesinde “sergi mekânı” anlamına gelen adıyla Meşher, zamanlar ve kültürler arasında ilham verici bir diyalog zemini sağlayarak, 2019 Eylül’ünden bu yana izleyicileri ağırlamaya devam ediyor. Üç kata yayılan 900 metrekarelik sergi alanı ve etkinlikler için bulunan 100 metrekarelik faaliyet alanı ile Meşher’deki sergiler, ortaçağdan günümüze uzanan geniş zaman dilimi içinde çok çeşitli konulardaki programı, araştırmaya dayalı akademik yönü ve yayınlarıyla bir referans noktası olarak, kültür sanat sahnesine katkıda bulunmaya devam ediyor. İstiklal Caddesi’nde yer alan Meşher’de ziyaret, etkinlik ve sergi turları ücretsiz gerçekleştiriliyor.
Basın kiti
Sergi bülteni ve yüksek çözünürlüklü eser fotoğraflarının bulunduğu basın kitini www.mesher.org/basin adresinden indirebilirsiniz.
Ziyaret bilgileri
Salı–Cuma, 11.00–17.00
Giriş ücretsizdir.
Meşher’in açık olduğu günler, COVID-19 pandemisi sebebiyle iki haftada bir güncellenecek kontrollü normalleşme uygulamasına göre değişebilir. Meşher’de uygulanan sağlık tedbirleri ile ilgili bilgilere www.mesher.org’dan ulaşılabilir.